27. İstanbul Tiyatro Festivali, Cafè Müller ile açılıyor
27. İstanbul Tiyatro Festivali, bu akşam, 20. yüzyılın en önemli koreograflarından Pina Bausch imzalı dans tiyatrosu Café Müller ile başlıyor. Işıl Kasapoğlu küratörlüğünde gerçekleştirilen, bir ay sürecek tiyatro maratonunda, 19 tiyatro, performans ve dans gösterisi tüm şehre yayılacak
İKSV'den yapılan açıklamaya göre, Işıl Kasapoğlu küratörlüğünde gerçekleştirilen 19 tiyatro, performans ve dans gösterisinden oluşan festival bir ay sürecek.
Festival, 20. yüzyılın önemli koreograflarından Pina Bausch imzalı dans tiyatrosu Cafe Müller ile başlayacak. Türkiye'de ilk kez izleyiciyle buluşacak gösteri, yarın Zorlu PSM'de sahnelenecek.Gösteri 26 Ekim'de iki kez daha izleyiciyle buluşacak. Wim Wenders'ın "Pina" filmi de temsiller öncesi Vestel Amfi'de ücretsiz izlenebilecek.
Festival ilk haftasında Sokhumi Devlet Tiyatrosunu da ağırlayacak. Tennessee Williams'ın şiirsel oyunlarından "Geçen Yaz Birdenbire", Amerikalı yönetmen Jason Hale'in rejisiyle 30 ve 31 Ekim'de izleyiciyle buluşacak.
Barış Arman'ın yönettiği Flu Lysistrata da festival kapsamında 27-28 Ekim'de Alan Kadıköy'de sahnelenecek. "Bu İşte Bir Kadın Var" başlığı altında programda yerini alan oyun, Aristofanes'in klasik metnini türler arası bir yorumla yeniden ele alacak.
Festival programında Türkiye'den 11, Almanya, İngiltere, Danimarka, Fransa, Gürcistan, İrlanda ve Yunanistan'dan 8 yapım sahnelenecek.
Bir aya yayılacak festivalde izleyiciler, Türkiye'deki yönetmen ve koreografların eserlerinin yanı sıra dünyada sahne sanatlarının geleceğine yön veren isimleri de tanıma imkanına sahip olacak.
Festival, 25 Kasım'a kadar belgesel tiyatrodan klasik sahnelemelere, çağdaş danstan mask tiyatrosuna, kukla sinemasından mekana özgü eserlere, dans tiyatrosundan performatif enstalasyonlara geniş bir yelpazede eserler sunacak.