Ankaralı Turgut hayatını kaybetti
'Ankaralı Turgut' adıyla tanınan ünlü sanatçı Turgut Karataş, 61 yaşında hayatını kaybetti. Uzun süredir akciğer kanseriyle mücadele eden ve bir aydır entübe durumda olan Karataş, sevenlerini yasa boğdu.
'Ankaralı Turgut' adıyla tanınan ünlü sanatçı Turgut Karataş, 61 yaşında hayatını kaybetti. Uzun süredir akciğer kanseriyle mücadele eden ve bir aydır entübe durumda olan Karataş, sevenlerini yasa boğdu.
Cenaze töreni, yarın öğle namazının ardından kılınacak namazla birlikte Mamak Ortaköy Mezarlığı’nda gerçekleştirilecek.
Sanat ve siyaset dünyasından taziyeler
Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Karataş’ın vefatını duyurdu. Kültür ve Turizm Bakanlığı ise yayımladığı mesajda, “Ankara havalarının unutulmaz sesi Ankaralı Turgut’un vefatını üzüntüyle öğrendik. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz. Sanatına ve müziğine duyulan sevgiyle kalplerimizde yaşamaya devam edecek. Mekânı cennet olsun” ifadelerine yer verdi.
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu da yaptığı açıklamada, “Ankara’mızın yöresel müzik kültürünü kendine has esprili üslubuyla yaşatan ve milyonlara tanıtan Turgut abimizin vefat haberini büyük bir üzüntüyle öğrendim. Turgut abimize Allah’tan rahmet; tüm sevenlerine, dostlarına ve sanat camiasına başsağlığı diliyorum” dedi.
Zor bir hayat mücadelesi
Karataş’ın kanser hücrelerinin karaciğerine sıçradığı ve tedavi sürecinde maddi sıkıntılar yaşadığı biliniyordu. Sanatçı, yaşamının son döneminde yalnızca kızı Eylem Boran ile görüşüyordu. Diğer çocuklarıyla arası bozuk olan Karataş, bir yardım etkinliği sonrasında çocukları hakkında ağır ithamlarda bulunmuş, “27 senedir benim paramla geçiniyorlar” ifadeleriyle sitem etmişti.
“Vasiyetim sazım”
Ankaralı Turgut, yaptığı bir röportajda tek mal varlığının sazı olduğunu belirterek, “Bu sazımı Ankara’da bir müzeye koyarsanız sevinirim. Bu benim vasiyetimdir” demişti.
Ankaralı Turgut kimdir?
1963 yılında Ankara’da doğan Turgut Karataş, Roman kökenli bir sanatçıydı. Yöresel halk müziği ve arabesk altyapısını eğlenceli tarzıyla harmanlayarak milyonlara ulaştı.
Müzik kariyerine 12 yaşında köy düğünlerinde darbuka çalarak başlayan sanatçı, bağlama çalmayı öğrendi ve 1994’te profesyonel albüm çalışmalarına başladı. Özellikle Döşeyelim Abi ve Oku Bakim gibi eserleriyle tanındı.