Abdullah Yasir Şahin: Darphane herkese dokunuyor

Darphane Genel Müdürü Abdullah Yasir Şahin, 555. yılını kutlayan Darphane hakkında merak edilenleri 6N+ Magazine'e anlattı. Şahin: "Sadece metal para ve altın basmıyoruz. Mottomuz "Darphane herkese dokunur.” Gerçekten doğum, evlenme, seyahat, ehliyet, pasaport hepsinde Darphane olarak varız." dedi.

Abdullah Yasir Şahin: Darphane herkese dokunuyor

MURAT CEM

Ağırlıklı olarak altın ve madeni para basımı işi yapan bir kurum olarak bilinse de Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü, son yıllarda yeni nesil kimlik kartlarından pasaportlara, evlenme cüzdanından, ehliyete birçok kıymetli evrak da basmaya başladı. Soğuk damga ve resmi mühür, bandrol, motorlu araç tescil belgesi ile yurtdışı çıkış harç puluna kadar uzanan resmî belge sürecinde Darphane imzası bulunuyor. Bu hizmetler “ürün izleme” sistemleriyle daha da genişliyor. Kurumun başında 2019 yılından beri Abdullah Yasir Şahin bulunuyor. Genel Müdürü makamında ziyaret edip Darphane’yi gezdik.

Darphane Türkiye’nin en eski kurumlarından. Tarihini kısaca sizden öğrenebilir miyiz?

Darphane 555 yıllık köklü bir kurum. İstanbul’un Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilmesini müteakiben Osmanlı sikkeleri basılmaya başlanıyor. Fatih’in 1467 yılında adına ilk altın parayı bastırması Darphane’nin kuruluşu kabul ediliyor. Biz ilk altın sikkenin görselini kullanarak replikasını bastık. (Abdullah Yasir Bey, hatıra parayı bize göstererek Osmanlıca ibareyi okuyor) ‘Dâribü’n-nadri sâhibü’l-izzi ve’n-nasri fi’l-berri ve’l-bahri/ Sultan Muhammed (Mehmed) bin Murad Han /Azze Nasrahu Duribe Kostantiniyye fi 882’’ yazıyor.

‘’Bu altını bastıran, karada ve denizde izzet, yardım ve zafer sahibi Murad Han oğlu Sultan Muhammed Allah’ın yardımıyla aziz olsun Kostantiniyye’de 882’de darp edildi."

Osmanlı sınırları içerisinde çok sayıda Darphane var. Ama önemli merkezler İstanbul, Bursa, Edirne, Amasya, Erzurum, Konya, İzmir, Sofya, Şam, Bağdat … Parada birliğin sağlanabilmesi adına 1750 yılına kadar bunlar kademeli olarak kapanıyor. Tek Darphane olarak burası kalıyor. O gündür bugündür Ankara'ya da gitmeyen ender kamu kurumlarımızdan birisidir Darphane. 

 

Darphane Beşiktaş’taki bu binaya sonradan mı taşınıyor?

Fatih döneminde Darphane-i Amire olarak Beyazıt’ta kuruluyor. Daha sonra Topkapı Sarayı bahçesine taşınıyor.- Arkeoloji Müzesi'nin yan tarafında Darphane-i Amire tabelası durur hala- 1967 yılında ise Beşiktaş’taki binasına geçiyor Darphane. Fakat Gülhane’deki Darphane-i Amire yakın tarihe kadar matbaa hizmeti vermeye devam etti. 2012 yılında matbaa bölümü de Kartal Cevizli’ye taşındı. Beşiktaş’taki bu bina genel müdürlük, Kartal Cevizli’deki ise ek bina olarak hizmet görüyor. 

Darphane ismi nereden geliyor peki?

Darp, Arapça bir kelime ve “vurma” anlamına geliyor.  Baskı sistemleri o dönemlerde vurarak ve çekiçle yapılıyor. Osmanlının ilk dönemlerinde sikkeler çekiçle darp edilerek üretilmiş. Bu sistem belli ölçüde değişse de on yedinci yüzyılın sonlarına kadar devam ediyor. 1680’li yıllarda Osmanlı kuruşu tedavüle sürülmüş, bu dönemde yeni bir üretim sistemi kurulmuş, çekiçle darp sistemi yerine makine ve aletler ile üretime geçiliyor. 

Darphane hangi hizmetleri veriyor? 

Bütün metal paraları biz basıyoruz. Farklı çap ve ağırlıkta Cumhuriyet Altınları basıyoruz. Hatıra para ve madalyonları, devlet nişanlarını, meclis rozetlerini basıyoruz. Altın ve metale dayalı bütün baskılar Beşiktaş’daki merkez binamızda yapılıyor. Kartal Cevizli ’deki ek hizmet binamızda ise kamunun damga ve mühürlerini basıyoruz. TC kimlik kartları, ehliyet, pasaport, evlenme cüzdanı, harç pulu, vize pulu… Kıymetli evrak olarak aklınıza ne geliyorsa. Darphane olarak bir mottomuz var. “Darphane herkese dokunur.” Gerçekten doğum, evlenme, seyahat, ehliyet, pasaport hepsinde Darphane olarak varız. 2022’nin temmuz ayından itibaren üçüncü nesil dediğimiz elektronik pasaportları biz basmaya başladık. 2021 yılının ikinci diliminden itibaren de Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartlarını. 

RAFİNERİLER DIŞINDA ALTIN ÜRETİMİ BİTİYOR

Bu izleme altında nasıl oluyor?

2021 yılının şubat ayından itibaren Türkiye’ye yurt dışından gelen altınların tamamının ayar kontrolünü biz yapıyoruz. Daha önce ayar evleri yapıyorlardı. Oralarda çeşitli istismarlar vardı. Devlet vergi kaybına uğruyordu. Onların hepsini engellemiş olduk. Türkiye’de Borsa İstanbul’a üye beş rafineri vardı. Şimdi yedi oldu. Bunlara Darphane ve Borsa İstanbul ruhsat veriyor. Türkiye’de yaklaşık 48 ayar evi var. Bunların denetimi ve yetkilendirmesi tamamen bizde. Göreve geldiğim günden beri mücadele ettiğim konulardan biri de sahte külçe altın basımı. Kurallar getiriyoruz. Ayar evlerine, rafinerilere bir denetleme getirdik. Şimdi kuyumculara da birtakım standartlar getiriyoruz. Onun takibini biz yapıyoruz. Türkiye’de yıllık ortalama 35 ton külçe altın üretimi var. Bunların yaklaşık 15 tonu Borsa’da işlem gören rafinerilerce geriye kalan 20 tonu da merdiven altı tabir ettiğimiz yerlerde üretiliyordu. Buna da denetleme getirdik. Külçe altın üretimine de tıpkı tütün ve alkoldeki barkod sistemi geliştirdik. 7 tane rafineri dışında külçe altın üretimi, yarım gram, 1gram üretimi bitiyor. Rafinerilere de ambalaj üretimini ben veriyorum. Bu aynı zamanda Darphane güvencesi oluyor. Rafinerilerin ve kuyumcuların bu işine gelir. Merdiven altı üreticilerin işine gelmez. 

Ne kadar altın girişi var yurt dışından?

Geçen yıl standart dışı 45 ton altının ayar kontrolünü yaptık. Geçen yıl madenlerimizden 40-45 ton civarında altın elde ettik. Yine geçen yılki kanun değişikliğiyle “Türkiye'de madenlerden çıkan altınların birinci alım hakkı Merkez Bankası’na aittir” denildi. Oraya Darphane’yi de ilave ettirdik. Şu anda Merkez Bankası, madenlerimizden çıkan altını almazsa ben alıyorum. 

DEPOZİTO SİSTEMİ DEVREYE GİRECEK

Barkod sistemine nerelerde kullanılıyor?

Bandrol sistemine biz 2020 yılında girdi. Tütün ve alkol üretiminde sahtecilik çok fazlaydı. Hem devlet ciddi gelir kaybına uğruyor hem de halk sağlığı tehdit ediliyordu. Bunun önüne geçilmiş oldu. En son demir çelik takip sistemi de bize geldi. Sistem sayesinde inşaat demirinin üretiminden kullanımına kadar geçen tüm aşamalarını takip edip kayıt altına alacağız. Ayrıca, inşaat demiri üretici ve ithalatçıları güvenlikli etiket veya güvenlikli işareti olmayan inşaat demirlerinin satışını yapamayacak. Akaryakıt takip sistemiyle alakalı olarak da bir çalışmamız var. Bu yılın ikinci yarısında devreye girecek. Altyapımız olduğu için bakanlıklarla entegre çalışıyoruz. Şimdi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ortak bir çalışmamız var: Depozito sistemi. 

Şişelerle mi ilgili?

Tek kullanımlık şişeler, metal kutular, plastik atıklar… Avrupa ve ABD’de depozito sistemi kullanılıyor. Ürünlerin depozito sistemiyle takip edilmesi, bunun geri dönüşümü ve vatandaşların bu depozito takibinden ödenen paraları geri almasıyla alakalı bir sistemi bizde kurguladık. Pilot çalışmalarını şu anda başlattık. 2024 yılından itibaren Türkiye'nin tamamında kullanılmaya başlayacak. Bu sayede hem çevre kirliliğine engellemiş olacağız. Bunlar tekrar geri dönüşümde kullanılacakları için tekrar üretime dahil olacaklar. 

 

Darphane altın da basıyor. Ne tür altınlar bunlar?

Kuyumcuların talebine göre altın basıyoruz. Kuyumcu külçe altınını getiriyor. İstediği altını bizden alıp götürüyor. Bu Cumhuriyet altını olur, ziynet altın olur, Reşad olur…Stoklu çalıştığımız için 20 dakika içinde işlemlerini yapıp hemen teslim ediyoruz. Şu an 3 vardiya çalışıp günde 900 kilo altın basabiliyoruz. Kartal Cevizli’de yeni bir tesis kuruyoruz. Tek vardiyada 7 ton altın üreteceğiz. Külçe girecek ve çıkacak. Bekleme olmayacak. 

Darphane, Borsa İstanbul’da Altın Sertifikası halka arz etmişti. Son durum nedir?

21 Kasım tarihinde 5 ton altın halka arz ettik. Çok talep beklemiyorduk. Kısa sürede yüzde doksanı bitti. Sonra 10 ton daha halka arz ettik. 15 tonun yüzde kırkı tüketilmiş durumda. Talep oluşturanların yüzde 70’ı bireysel tüketici, yüzde 30 civarın da kurumlar var. Bu yılın mart içinde isterse bu sertifikaları fiziki altına dönüştürebilecekti tüketici. Bu konuda çok az talep geldi. Derdimiz bu altının ekonomik döndü içerisinde olması. Biz Altın sertifikasıyla bunu yapıyoruz. Darphane Altın Sertifikaları'ndan elde edilecek kazançlara uygulanacak olan stopaj oranı yüzde 0'dır. Bu varlıktan elde edilen gelirlerden vergi alınmıyor. Nisan ayının sonunda Biga diye bir projemiz de var. Bir gram altın projemiz Borsa’da işlem görmeye başlayacak. 5 ton altının arzı için izin aldık. 

BİR YILDA 26 TON ALTIN TOPLANDI

Geçen yıl hükümet yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması yönünde proje başlatmıştı. Ne kadar altın toplandı?

Geçen yılın mart ayında yastık altı altınların ekonomiye kazandırılmasına yönelik bir sistem devreye girmişti. Bir yılda 26 ton altın toplamışız. Rafinerilerin ve bankaların topladığı altınlar da dahil. Depremin olduğu 6 Şubat tarihine kadar ayda bir ton altın topluyorduk. Depremden sonra topladığımız altın miktarı ayda 3 tona çıktı.

Darphane metal paraların beraberinde hatıra para da basıyor. Burada prosedür nasıl işliyor?

Darphane olarak 1971 yılından beri hatıra para basıyoruz. Bizde 2 tür uygulama var. Birincisi cebimizdeki metal paralar… Bir de gümüş, bronz, altın, altın kaplama 3 buçuk santim çapında hatıra para basmak. Yıl içinde çıkarılacak hatıra paralar kurur kararıyla sene başında belirleniyor. Örneğin Osmanlı Padişahları serimiz var, Türk devletleri serisi, camilerimiz serisi, sporcular serisi, Geleneksel Türk tiyatrosu serisi.. Geçen yıl Adile Naşit’i bastık bu yıl Muhsin Ertuğrul’u basacağız. Yılda 20’den fazla hatıra para basıyoruz.  Hatıra paralar sınırlı sayıda basılır. 3-5 bin arası satışa sunulur. Ayasofya bunun istisnasıdır.  Ayasofya'nın açılışını hem tedavüldeki para da kullandık hem de hatıra para olarak bastık.  Çok talep oldu. 

Karar alan kurulda kimler var?

Güzel sanatlardan 2 hoca var, Maliye Bakanlığı bir kişi, bir de arkeolog var. Her yıl Kasım ayı içinde bir sonraki yılın programını çıkarıyor

Paranın tasarımını kim yapıyor? Dışarıda destek mi alıyorsunuz? 

Kendi tasarım ekibimiz yapıyor. Bizim ekip içinde 4 tane heykeltraş var. Sadece bu paraların tasarımını çalışmıyorlar. Siz kurum olarak diyorsunuz ki bana madalya yap. Ben onu da basıyorum. Borsa İstanbul’a madalya ve hatıra para tasarladık mesela. Altınları bin veya 2 bin adet basıyoruz. Gümüş 3 ile 5 bin. Tasarımcılar onları da çalışıyorlar. İTO’nun 140. yılını bastık. Danıştay’ın, Sayıştay, Anayasa Mahkemesi’nin, Ziraat’in kuruluş yıldönümlerini bastık. 

Cumhuriyet’in 100. Yılı ile ilgili bir çalışmanız var mı?

100. yılla ilgili hayallerimiz var.  Bir tane para da tutmayayım diyorum. Bütün kupürlerde 100. yılı üreteyim. Bir kuruşta da 100. yıl yazsın 1 TL de 100. yıl yazsın. Bu paraları 29 Ekim’de tedavüle veririz. 

104 YIL SONRA REŞAT ALTINI BASTIK

Ben göreve geldiğimde kuyumcu odalarından, Kapalıçarşı’dan Reşad Altın konusuna el atsanız diye çok talep vardı. Usulsüz şekilde üretimi yapılan bu altınların ayar ve ağırlıkları standart dışı olduğundan, vatandaşlar da bilmeyerek aldıkları için çok büyük zarar görmekte ve mağdur olmaktaydı. 1918 yılından beri basılmamış ama piyasada da çil çil Reşad altın satılıyor. Belli ki sahte. Biz dönemin bakanıyla görüşüp onayını aldıktan sonra üretmeye başladık. Kuyumcular bundan memnun. 

HERKES BU SERGİYİ GÖRSÜN İSTERİM

Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’nde bir sergimiz var. Herkes görsün isterim. “Cumhuriyetimizin 100. Yılı Etkinlikleri “kapsamında önce İstanbul’da açtık. Şimdi Ankara’da. Sergide Lidyalılar tarafından icat edilen ilk paradan Cumhuriyet Dönemi’nde basılan son paraya kadar “ paranın yolculuğu” nu görmek mümkün. Bakır, gümüş  ve altın Osmanlı sikkeleri, Cem Sultan’ın bastırdığı sikke, Fatih Sultan Mehmet’in Sultanî Sikkesi, dünyada sadece kadınlar için çıkarılan ilk nişan olan Şefkat Nişanı, Hanedan-ı Âl-i Osman Nişanı, İmtiyaz Nişanı, Donanma Nişanı, Osmanlı Dönemi’ne ait ilk madalya olan Ferahi Madalyası,  İstiklal Madalyası  ve günümüzde verilen Türkiye Cumhuriyeti nişan madalyaları, pek çok kıymetli obje sergileniyor.