Kuyumcular, fabrika ayarlarına dönmek istiyor
Pandemi sonrası bürokratik sorunların arttığını belirten Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın sorunların çözümü için ilgili mercilere başvurduklarını söyledi. Yakın, “Sektör fabrika ayarlarına dönerse cari açıkla mücadelede ciddi katkı sağlar” dedi.
Geçen yılı yaklaşık 5,9 milyar dolarlık ihracatla kapatan mücevher sektörü, bir önceki yıla göre yüzde 13,8’lik kayıp yaşadı. Sektörün, 2023 yılından beklentileri ise oldukça yüksek. 7 milyar doları aşkın bir ihracata ulaşmayı planlayan sektör temsilcileri, bürokratik sorunların aşılması durumunda hedeflerini yakalayacağını düşünüyor.
Dahilde İşleme Rejimi (DİR) uygulamasından yolcu beraberinde altın getirme süreçlerine kadar birçok konuda çalışma yaptıklarını ve ilgili bakanlıklarla paylaştıklarını anlatan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın, “Pandemiden sonra birçok bürokratik sorunla karşılaştık. Bu sorunların çözülmesini istiyoruz. Bakanlıklarımıza gerekli bilgilendirmeleri yaptık. Kuyumculuk sektörü fabrika ayarlarına dönerse ülkemizin cari açıkla mücadelesine ciddi katkı sağlar” dedi.
“İhracatçı kuyumcu sayısını artırmak istiyoruz”
Bugün 35 bin kuyumcuda 250 bin kişinin istihdam edildiğini aktaran Yakın, “Sadece Kuyumcukent’te 5 bin üretici atölye bulunuyor. Türkiye’de kuyum üreticisi firma sayısı 6 bin civarında ancak bin 250 civarında aktif ihracatçı var. Biz bu sayıyı 3-4 bin seviyelerine çıkarmak istiyoruz. Bu amaçla eğitimler veriyoruz. Sektörümüz büyüdükçe hem istihdama hem ihracata katkı verecek hem de ülkemizin zenginleşmesinde önemli rol oynayacak” ifadelerini kullandı.
“Birkaç firma için tüm sektör cezalandırılıyor”
DİR kapsamında yurda getirilen hurda altın ve gümüşün işlendikten sonra ihracata dönüştüğünü ve ülkeye katma değer bıraktığını belirten Yakın, ancak bir iki firmanın işlediği ürünün çıkışını yapmaması nedeniyle artık DİR kapsamından yararlanamadıklarına dikkat çekti. Bu konuda girişimlerinin olduğunu ifade eden Yakın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir iki firma nedeniyle tüm sektörün cezalandırılmasını yanlış buluyoruz. Örneğin, ürünü yurda getirdikten sonra 4 ay içinde ihracat yapmayan firmalar ceza alabilir. Aynı zamanda firmalar kendi kapasitelerini kendileri kullanmalılar, kiraya verilmemesi lazım. Bugün 20 kilo sınırı uygulanıyor. Bu sınırının 40 kiloya çıkarılması için imzalar atıldı, ancak henüz yürürlüğe girmedi. Bu düzenlemeyi sektör sabırsızlıkla bekliyor. Biz bugün külçede 1 senede 10 bin dolarlık katma değer yaratırken, altın ve gümüşte 100 kiloda 50 bin ila 500 bin dolar arasında değer ortaya koyuyoruz. Yurt dışından ülkemize gelen altın ve gümüşler işlenerek ihraç edildiğinde bu ülkeye katma değer sağlar.”
“Kayıt altına alınalım, vergisini de ödeyelim”
Yurt dışından kaynak bulmalarına rağmen anlaştıkları altınının henüz yurda getirilmeden vergisinin ödendiğine vurgu yapan Yakın, henüz teslim almadıkları ürün için devletin yüzde 6’lık Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu (KKDF) aldığını, bu uygulamanın kalkması gerektiğini belirtti. Sektörün yaklaşık 6 milyar dolar ihracatının olduğunu söyleyen Yakın, “5 milyar dolar da başta Balkanlar olmak üzere Avrupa’ya gidiyor. Laleli modeli gibi ihracat yapılıyor. Bu rakamlar kayıt altında değil maalesef. Yabancı turistlerin Türkiye'de kredi kartıyla yaptığı alışverişlerin de kayıtlı olması lazım. Yabancıların kredi kartı harcamaları ve kendi ülkelerindeki özel faturaları ihracat sayılsa sektörümüzün gerçek gücünü görürüz. Ticaret Bakanlığı ile de bu konuları paylaştık. Biz tamamen kayıt altında olmak istiyoruz. Kayıt altına alınalım, vergisini de ödeyelim” dedi.
Sektör, Eximbank’tan altın kredisi talep ediyor
Finansmana ulaşmanın kolaylaştırılması gerektiğini belirten Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın, Eximbank’ın eskiden döviz kredisini rahatlıkla verdiğini, şimdi ise TL kredilerin çoğaldığına değindi. Sektör olarak Eximbank'tan altın kredisi istediklerine vurgu yapan Yakın, “Niye bankalardan ya da yurt dışı kaynaklardan kredi bulmak durumda kalalım? Bizim kredimizi devletten almamız lazım. Eximbank’tan kullandığımız kredilerdeki kur farklarından dolayı sektörümüz zarar görüyor. Dünyadaki rakiplerimiz kendi ülke Eximbank’larından altın kredisi kullanırken biz kullanamıyoruz. Sektörümüze altın kredisi sağlanması için bakanlıklarımızla görüştük” açıklamasını yaptı.
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın’dan satır başları
* Rusya'daki altınlar Dubai'ye gidiyor. Türkiye'ye gelse firmalarımız kara listeye düşer. Dubai’ye giden altından yüzde 1 bile alsak 200 milyon dolar eder.
* Altın fiyatının düşme ihtimali yok. Ons altın 5 bin lirayı görebilir.
* Türkiye altından bir yılda 3 milyar dolarlık kâr sağladı. Para değer kaybedebiliyor ama altın hep yukarıya gidiyor.
* Yolcu beraberinde 2 kilograma kadar altın girişinin uygulanması için girişimde bulunduk. Bürokratik süreçler kolaylaştırılmalı.
* GTİP kodu kaynaklı yarı işlenmiş ve işlenmiş gümüş ihracatında 689 milyon dolarlık kaybımız var. Sistemde görünmüyor.