Putin: Ukrayna nükleer silah verilirse, elimizdeki tüm silahları kullanacağız

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'nın nükleer silaha sahip olması durumunda ellerindeki tüm silahları kullanacaklarını belirterek, "Buna (Ukrayna'nın nükleer silaha sahip olmasına) izin vermeyeceğiz." dedi.

Putin: Ukrayna nükleer silah verilirse, elimizdeki tüm silahları kullanacağız

Kazakistan’ın başkenti Astana’da Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) Liderler Zirvesi'nin ardından basın toplantısı düzenleyen Putin, Ukrayna ordusunun, Batı’nın temin ettiği uzun menzilli silahlarla Rus topraklarına yönelik saldırılar düzenlediğine dikkati çekerek, "Bunun, Batılı ülkelerin Ukrayna’daki çatışmalara dahil olduğu anlamına geldiğini" söyledi.

Putin, gece Ukrayna’nın askeri unsurlarına 90 füze ve 100 insansız hava aracı (İHA) ile saldırılar düzenlediklerini belirterek, "Elbette, Rusya’ya yönelik agresif eylemlere karşılık vereceğiz. Vurulacak hedefler Savunma Bakanlığı tarafından belirlenecek. Çünkü her bir hedefe uygun araç kullanılmalı." dedi.

Rus ordusunun, geçen hafta ABD ve İngiltere menşeli uzun menzilli silahların kullanımına karşılık Ukrayna'nın askeri ve sanayi kompleksi tesislerinden birine düzenlenen saldırıda, savaş koşullarında, nükleer olmayan hipersonik ekipmanlarla donatılmış "Oreşnik" isimli balistik füzeyi test ettiğini anımsatan Putin, bu füze sistemini test etmeye ve yenilemeye devam edeceklerini dile getirdi.

Putin, "Oreşnik füzesiyle Ukrayna’da siyasi mi askeri mi karar merkezlerinin vurulacağı" yönündeki sorusuna ilişkin ise "Sovyetler Birliği döneminde hava durumu tahminiyle ilgili bir şaka vardı: Gün içinde her şey mümkün." ifadesini kullandı.

Rusya’nın söz konusu füzeye sahip olması nedeniyle Ukrayna konusundaki yaklaşımının değişmediğini söyleyen Putin, Ukrayna ile önceden bildirdikleri şartlarda müzakerelere açık olduklarını tekrarladı.

"Ukrayna'nın nükleer silaha sahip olmasına izin vermeyeceğiz"

Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna’ya nükleer silahın teslim edilmesi ihtimalini değerlendirerek, şunları kaydetti:

"Ukrayna nükleer silaha sahip olursa, bu durumda sahip olduğumuz tüm silahları kullanacağız. Buna izin vermeyeceğiz. Eğer Ukrayna’ya nükleer silah resmen teslim edilirse, bu, kitle imha silahlarının yayılmasının önlenmesiyle (Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması) ilgili üstlenilen tüm yükümlülüklerin ihlali anlamına gelecek. Ukrayna’da buna izin vermeyeceğiz. Her adımı takip edeceğiz."

Putin, Batılı yetkililerin nükleer silahla ilgili yaptıkları açıklamaların "sorumsuzca" olduğunun altını çizdi.

Bazı Batılı ülke yetkilileriyle etkileşimde olduklarını belirten Putin, "Söz konusu ülkelerin liderleriyle temaslarım olmadı, ancak bazılarının temas kurmak ve Ukrayna’daki durumla ilgili sorunları ele almak istediğini biliyorum." dedi.

"Trump güvende değil"

ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump'ın "zeki" ve "tecrübeli" biri olduğunu belirten Trump, "Trump'a karşı cinayet teşebbüsü dahil medeni olmayan mücadele yöntemleri kullanıldı. O şimdi de güvende değil. ABD'nin tarihinde çeşitli olaylar gerçekleşti." değerlendirmesinde bulundu.

Vladimir Putin, ABD’deki iç siyasi mücadelede Trump ailesine yönelik baskı kurulduğuna dikkati çekerek, "Rusya'da haydutlar bile bunu yapmıyor." ifadesini kullandı.

"Ermenistan'ın KGAÖ kapsamındaki çalışmalara dönme ihtimali var"

Ermenistan’ın Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) zirvesine katılmama kararını da değerlendiren Putin, her ülkenin kendi güvenliğini ne şekilde sağlayacağını seçme hakkına sahip olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Bu durumun, Ermenistan'daki iç siyasi süreçler tarafından belirlendiğini düşünüyorum. Elbette tüm bunlar Karabağ'daki krizin sonuçlarıyla bağlantılı. Tüm olanların KGAÖ ile hiçbir ilgisi yok. Çünkü Ermenistan'a karşı dışardan herhangi saldırı olmadı. KGAÖ ise üye ülkelerini dış saldırılardan korumak için oluşturuldu. Ermenistan, Karabağ'ı bağımsız bir devlet olarak tanımıyordu. Bu da Karabağ'daki olayların hukuki açıdan Ermenistan'la doğrudan alakalı olmadığı anlamına geliyor. Dolayısıyla KGAÖ’nun söz konusu bölgede çatışması gerektiğini söylemek tuhaf."

Putin, Ermenistan’ın KGAÖ üyeliğinden çekileceğine dair açıklama yapmadığına, ancak toplantılara ara verdiğini bildirdiğini hatırlatarak, "Ancak Ermenistan, bugünkü toplantıda kabul edilen tüm belgeleri destekliyor. Bu halde, Ermenistan'ın örgüt kapsamındaki çalışmalara dönmesi ihtimali var." değerlendirmesini yaptı.

"Kazakistan güvenilir müttefik ve ortağımız"

Kazakistan’ın, Rusya için güvenilir müttefik ve ortak olduğunu dile getiren Putin, Kazakistan ekonomisine yatırımlar yaptıklarını, halihazırda iki ülke arasındaki ödemelerin yüzde 80’den fazlasının ulusal para birimleri üzerinden yapıldığını bildirdi.

Putin, iki ülke arasında enerji ve uzay alanında geleneksel işbirliğinin oluştuğunu belirterek, "Enerji kaynaklarımızın Kazakistan üzerinden üçüncü ülkelere taşınması konusunda çok büyük projelerimiz olabilir." dedi.

Kazakistan’ın ilk nükleer enerji santralinin inşasında yer alabileceklerini kaydeden Putin, "Dünyanın en büyük ham uranyum üreticisi olan Kazakistan için bu sektör yeni değil. Kazakistan nükleer enerji alanındaki projelerini hayata geçirirse, o zaman elbette her müşteri gibi kendisi için en kabul edilebilir teknolojileri ve finansal planları seçme hakkına sahiptir. Nihai karar her zaman müşteriye aittir. Ama bu konuda işbirliğimizin çok mümkün olduğunu düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

"Afganistan ile ilişkiler kurabileceğimizi umuyoruz"

Rusya Devlet Başkanı Putin, Afganistan’daki duruma da değinerek, bu ülkedeki durumun KGAÖ ülkelerine tehdit oluşturduğunu söyledi.

Afganistan'da karmaşık süreçlerin yaşandığına işaret eden Putin, "Afganistan'la ilişkiler kurabileceğimizi umuyoruz. Oradaki durumun istikrara kavuşma yolunda olduğunu görüyoruz. Afganistan'ın mevcut yönetimiyle ilişkilerimiz geliştirmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

Vladimir Putin, Rusya’nın KGAÖ’deki ortaklara destek vermek için gerekli potansiyele sahip olduğunu belirtti.

Rus Rublesinin son günlerde değer kaybetmesiyle ilgili soruyu da yanıtlayan Putin, bunun çeşitli faktörlerden kaynaklandığını ve durumun kontrol altında olduğunu söyledi.